TBMM’NİN AÇILIŞI
Öne Çıkan Makaleler
TBMM’NİN AÇILIŞI
Meclise Giden Yol
Mustafa Kemal Paşa, millî iradenin eseri olacak yeni devletin esaslarının bir kurucu meclis tarafından tespit edilmesini uygun görüyordu. Yeni Meclisin toplanması kararı, Millî Mücadele’nin hukuki ve siyasi anlam ve hedefi bakımından en fazla dikkati çeken kararı olmuştur. Bunun üzerine olağanüstü yetkilere sahip meclis olarak üyelerin toplantıya çağrılması kararlaştırılmıştır.
Bu arada, Mustafa Kemal Paşa'nın 19 Mart 1920 tarihli genelgesi ile bütün ülkede seçimler yapılmış, Ankara’da toplanacak olan Millet Meclisinin hazırlıkları tamamlanmış, 22 Nisan 1920’de yapılan çağrı ile ertesi gün Meclisin açılacağı duyurulmuştur.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Açılması ve Çalışmaları
Türkiye Büyük Millet Meclisi, 23 Nisan 1920 tarihinde açılmıştır. Büyük tarihi görevleri ve sorumlulukları olan bu Meclis, Mustafa Kemal Paşa'yı Meclis Başkanlığına seçmiştir. Mustafa Kemal Paşa, 24 Nisan günü yaptığı uzun bir konuşma ile gelişen siyasi olayları değerlendirmiş; Türkiye Büyük Millet Meclisinde takip edilecek siyaseti açıklamıştır.
Buna göre, Meclisin üzerinde bir güç tanınmayacağı; yasama ve yürütme yetkisinin Meclise ait olduğu; Meclisten seçilecek ve vekil olarak görevlendirilecek bir kurulun hükümet işlerine bakacağı, Meclis Başkanının da bu kurulun başı olacağı ilke olarak benimsenmiştir. Böylece dönemin şartları gereği Meclis Hükûmeti Sistemi başlamıştır. Meclis Başkanı aynı zamanda hükümet ve devlet başkanı idi. On bir kişiden oluşan bir İcra Vekilleri Heyeti yani Hükûmet de kurularak 3 Mayıs 1920'de göreve başlamıştır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, bazı kanunlar çıkarmıştır. Çıkartılan ilk kanunlar ise vergi kanunları ile ülkenin güvenliğini sağlamaya yönelik kanunlardı. 29 Nisan'da “Hıyanet-i Vataniye Kanunu” çıkarılmıştır. Bu arada Mustafa Kemal Paşa, 30 Nisan 1920'de tarafsız ülkelerle, İtilaf devletleri Dışişleri Bakanlarına ve ABD Başkanına hitaben yazdığı bir yazı ile ülkenin kaderine TBMM’nin egemen olduğunu açıklayarak, İstanbul Hükûmetinin yok sayıldığını ilan etmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılması ile siyasi ve hukuki bakımdan artık yeni Türk devleti kurulmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Kurucu Meclis niteliğinde idi ve görevi de yeni Türk devletinin esaslarını hazırlamaktı. Ancak o günün şartlarında bu Meclisin kimliği açıkça ortaya konmamış; “olağanüstü yetkilere sahip bir meclis” olarak toplanacağı bildirilmiştir.
TBMM Hükûmeti, 7 Haziran 1920’de kabul ettiği bir kanunla, 16 Mart 1920’den itibaren İstanbul Hükûmetince yapılmış bulunan ve yapılacak olan her türlü antlaşma ve sözleşmeler ile resmî kararları ve verilmiş bulunan imtiyazları yok sayarak, bunu tüm dünyaya ilan etmiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Demokratik Yapısı
TBMM millet iradesine dayanan, millî egemenlik ilkesini esas alan demokratik karakter ve yapıda bir meclis idi. Meclis, iradesini kanun yapma yolu ile ortaya koymuştur. TBMM millet iradesi ile seçilen milletvekillerinden oluşmuştur. Büyük fedakârlıklarla toplanan Meclis, Meclisin üstünlüğü prensibine yer vermiş, kendinden üstün hiçbir güç ve kuvvet tanımamıştır. Meclis bu kararı ile de millet iradesinin tam egemenliğini sağlamıştır.
TBMM, Millî Mücadele’nin sonuna kadar devamlı ve düzenli çalışmış; süratli kararlar almış, olağanüstü şartlar gereği, vatan ve milletin kurtuluşunu her şeyin üstünde görmüştür. Bu yönüyle TBMM ülkenin kurtuluşu için gönül birliği ile el ele verip çalışan idealistlerden kurulu bir Meclis görüntüsünde olmuştur.